CHP BUCA GENÇLİK KOLU
CHP BUCA GENÇLİK KOLU  
  ANA SAYFA
  FOTO GALERİ
  ÜYE GİRİŞİ
  İLETİŞİM
  ZİYARETÇİ DEFTERİ
  İSTATİSTİKLER
  HABERLER
  GAZETE
  CUMHURİYET HALK PARTİSİ'NİN TARİHİ
  HAVA DURUMU ÖĞRENME
  MSN İLETİŞİM
  ULAŞMAK İSTEDİĞİNİZ HABER LİNKLERİ
  VİDEOLAR...
  GENÇLİĞE HİTABE
  GENÇLİK ANDI

cep telefonu
Bugün 26 ziyaretçikişi burdaydı!
HABERLER

HALKIN HABERİ
İzmir`de CHP`ye katılımlar
BucaCHP Gençlik Kolu tarih 08.03.2009, 21:56 (UTC)
 CHP Genel Sekreteri Önder Sav, Anavatanlı Ural ve Bayındır Belediye başkanlarına parti rozetlerini taktı.


CHP Genel Sekreteri Önder Sav, CHP`nin yeni katılımlarla her geçen gün büyüdüğünü, 22 Temmuzda sandıktan CHP iktidarının çıkacağını öne sürerek, ``CHP, ne Genel Başkan Deniz Baykal`ın, ne benim, ne il ve ilçe örgütlerinin tekelindedir. CHP, Kurtuluş Savaşı ile yoğunlaşmış demokrasiden, `Cumhuriyetten yanayım` diyen herkesin partisidir`` dedi.

Önder Sav, Konak Belediyesinin yeni asfalt şantiyesini hizmete açtı, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılacak konutların temelini attı. Buca`da Büyükşehir Belediyesince yaptırılan ve kent dönüşüm projelerinde kullanılacak 578 konutun temel atma töreninde, ANAVATAN`lı Urla Belediye Başkanı Selçuk Karaosmanoğlu ve Bayındır Belediye Başkanı Alaattin Çapuk ile Selçuk belediye meclis üyesi Bahri Yalaz, CHP`ye katıldı.

Yeni katılımcılara parti rozetlerini Önder Sav taktı. Genel Sekreter Sav, törende yaptığı konuşmada, eski metropol sınırlar içinde sadece Buca ve Gaziemir`in CHP`li olmadığını belirterek, ``22 Temmuzda bu siyasal iktidarı sandığa gömecek, sonra da ilk yerel seçimlerden Buca ve Gaziemir`i geri alacağız`` diye konuştu.

Sav, Urla ve Bayındır belediye başkanlarının da CHP`ye katılmasının, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu`nun bir başarısı olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

``CHP, ne Genel Başkan Deniz Baykal`ın, ne benim, ne il ve ilçe örgütlerinin tekelindedir. CHP Kurtuluş Savaşı ile yoğunlaşmış demokrasiden, `Cumhuriyetten yanayım` diyen herkesin partisidir. Tandoğan`da, Çağlayan`da, Gündoğdu`da milyonlar siyasi iktidarın gidişatından rahatsız olduğu için siyasi partilere çağrı yaptı ve bu çağrıyla DSP ve CHP güç birliği yaptı. Sağda siyasi partilerin birleşme çabaları hüsran ile sonuçlandı. Tek yumruk, tek güçle hedefe gidiyoruz. Sandıktan CHP iktidarını çıkaracağız.`` Anketlerin yanıltıcı olabileceğini savunan Sav, ``22 Temmuzda hem bu aldatıcı anketlerin, hem yanıltıcı basının, hem onları parayla kullananlara en hakiki şamarı birlikte vuracağız. 22 Temmuz, Türkiye`nin kaderinin değiştiği yeni dönemin başlangıcı olacak`` dedi.

Törendeki konuşmaların ardından konutların temeli atıldı.
 

Baykal'ın son dokunulmazlık talebi
BUCA CHP tarih 07.03.2009, 19:41 (UTC)
 Malatya'da vatandaşlara seslenen CHP lideri Baykal, Meclis'te sadece iki kişi için dokunulmazlığın kaldırılmasını istedi, gerekçesini de şöyle açıkladı:

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ''Mecliste sadece iki kişinin, senin ve benim dokunulmazlıklarımı kaldıralım. Sadece Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ve benim. Diğer milletvekillerininkine dokunmayalım. Neymiş gerçek ortaya çıksın'' dedi.

Deniz Baykal, partisince Hükümet Meydanı'nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, yolsuzluklara dikkati çekerek, her ülkede yolsuzluk olabileceğini, ancak Türkiye'deki yolsuzluğun kişisel olmadığını, teşkilatlı bir yolsuzluk olduğunu öne sürdü.

Baykal, şöyle konuştu:

''Türkiye'deki örgütlenmiş yolsuzluk, dernekleşmiş yolsuzluk. İktidarın himayesindeki yolsuzluk. Dünyanın her yerinde iktidarlar yolsuzlukla mücadele eder. Türkiye'de bir iktidar var. Belli bir yolsuzluk türünü gördü mü hemen himayesine alıyor. Deniz Feneri diye bir yolsuzluk. Adam Almanya'da dernek kurmuş, milletin fitresini, zekatını mübarek oylarda toplamış, paraları almış, kurye marifeti ile Türkiye'ye taşımış. Burada şirket,televizyon kanalı kurdurmuş. AKP'ye destek veriyor. Tayyip Erdoğan'a methiye düzüyor. Almanya, 'ne oluyor kardeşim, hukuk var' deyip olaya el koyuyor. Bunları tutuyor, iddianameyi hazırlıyor, yargılıyor. Bunları mahkum ediyor, ceza evine koyuyor. Bize de yazı yazıyor. Arkasında 'şunlar' var diyor. Onlar Türkiye'de nerede? En muteber yerlerde görev yapıyorlar. Bu işlerin başındakileri Başbakan'a 'sen tanıyor musun?' diye sorduk. Önce 'tanımıyorum, manımıyorum' demeye çalıştı. Ama arkasından anlaşıldı ki çocukları bacanaktır. 'Onlar yargılamış siz de yargılayın' diyoruz. 'Almanya'ya yazı yazdık, dosyayı istedik gelsin yargılarız.' Kardeşim Almanya dosyayı göndermese sen yargılamayacak mısın? Senin kanunun, adaletin yok mu.''

Ezan okununca konuşmasına ara veren Baykal, ezanın ardından Deniz Feneri dosyasının 5 ay geçmesine rağmen gelmediğini anlatarak, ''CHP olarak gittik, alıp getirdik. Dosyayı önlerine koyduk. Başbakan diyor ki 'her kırtasiyede bolca dosya var.' Her kırtasiyecide dosya var da dünyada hakkında savcılığın suç duyurusu olan bir başka Başbakan dosyası yok. O Türkiye'de var. Başbakan'ın dosyasında en ağır suçlara dayalı savcılık fezlekeleri var. Yani Türkiye'de ya da dünyada bir başka ülkede böyle bir duruma tanık olmak mümkün değil. Cürüm işlemek için teşekkül kurmak'' dedi.

-''ERDOĞAN'IN ARKASINDAN KONUŞMAK İSTEMİYORUM''-

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın arkasından konuşmak istemediğini anlatan Baykal, şunları söyledi:

''Benim teklifim şu: Televizyona beraber çıkalım. İkimize de eşit süre tanınsın, o benim hakkımda ne söyleyecekse söylesin, millet dinlesin. Ben ne söyleyeceksem söyleyeyim, millet dinlesin. Ne kaçıyorsun? Demokrasilerde kural bu değil mi? ABD'de, Fransa'da öyle yapmadılar mı? 2002 seçimine giderken biz öyle yapmadık mı? 5 yıl geçti, vazgeçti bizimki. Milletin aklına fikrine sağduyusuna güven. 'Millet millet' diyorsun, milletin önünde doğruları konuşmaktan niye korkuyorsun? Bak sen bağırıp çağırıyorsun.

Bir teklifim daha var. Mecliste sadece iki kişinin, senin ve benim dokunulmazlıklarını kaldıralım. Sadece Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ve benim. Diğer milletvekillerininkine dokunmayalım. Neymiş gerçek ortaya çıksın. Yok, kabul etmiyor. 'Meydana gidelim, meydanda ben kendi topladığım insanların önünde konuşurum. Sana da hakaret ederim, tarihe de hakaret ederim. İnönü'ye de, Atatürk'e de hakaret ederim.' Böyle siyaset olur mu? Olmaz.''

Başbakan Erdoğan'a bir teklifinin daha olduğunu ifade eden Baykal, ''Sen televizyonda karşıma çıkmaktan korkuyorsun. Çünkü çıkarsam ben senin yolsuzluklarını anlatırım. Yani başlarız Deniz Feneri'nden. Çocukların kuyumcu dükkanlarına, gemiciklerine kadar. Her şeyi anlatırım diye korkuyorsun. Gel sana bir iyilik daha yapayım. Gel televizyona çıkalım. Bunlardan bahsetmeyeceğim. Gel milletin derdini konuşalım. Gel gençlerin işsizliğini konuşalım. Ekonominin derdini ülkenin nereye gittiğini konuşalım. Millet işsizlikten kırılıyor'' dedi.

-''YOLSUZLUĞUN ARKASINDA BİR KAZ AYAĞI VAR''-

Başbakan Erdoğan'a işsizlikle ilgili 7 öneri sunduğunu hatırlatan Baykal, ''Türkiye'de yolsuzluğun çaresini sor. Onu da söyleyeyim. Yolsuzluğun arkasında bir kaz ayağı var. 3'lü bir kumpas var. Bir tarafta haramzade bir iş adamı var. Öbür tarafında üç kağıtçı bir devlet memuru var. Bir de bunları kanatları altına almış sahtekar bir siyasetçi var. 3'ü beraber. Bunu bozmanın yolu o siyasetçinin dokunulmazlığını kaldırmaktır. O zaman öbürlerini de himaye edemez hale gelir. Yolsuzlukla mücadele böyle yapılır'' diye konuştu.

Başbakan Erdoğan'ın ''Çetelerle mücadele ediyorum, temiz eller operasyonu yapıyorum'' dediğini anlatan Baykal, şunları ileri sürdü:

''Sen temiz eller operasyonunu yapacağım diyorsan önce kendi ellerini bir yıkayıver. Başbakan mafyalarla, çetelerle değil, kendi muhalifleriyle uğraşıyor. Derdi günü, kendisine olan muhalefeti susturmak. Otobüsle bir kentin içinden geçince arabaya doldurmuş oyuncakları, çocuklara oyuncak dağıtıyor. Sen çocuklara oyuncak dağıtmayı bırak da babalarına iş ver. Türkiye'de insanlar iş istiyor iş.''

-''30 YILDIR ESKORT KULLANMIYORUM''-

Başbakan Erdoğan'ın dün Şanlıurfa'daki mitingde yaptığı konuşmaya değinen Baykal, şöyle konuştu:

''Başbakan dün demiş ki, 'Şanlıurfa'ya Baykal geldi mi?' Kalabalık da 'gelmedi' demiş. Halbuki gittim. Bir süre önce oradaydım. O zaman demiş 'eskort verelim de gelsin.' Benim eskorta falan ihtiyacım yok. Ben eskort kullanmam. Sadece bugün değil, 30 yıldan beri kullanmam. Ben yanımda koruma ordusu ile güvenlik güçlerini seferber ederek dolaşmıyorum. Ben camlara keskin nişancıları yerleştirerek devlet teşkilatını arkama alarak dolaşmıyorum. Ben tek başıma çıkıyorum milletin içine giriyorum ve dolaşıyorum. Eğer Başbakan da isterse gelsin bir halk pazarının içine korumasız eskortsuz jandarmasız bir giriverelim.''

Başbakan Erdoğan'a ''Vehim olma'' diye seslenen Baykal, şunları kaydetti:

''Eskiden hafiye teşkilatı vardı. Padişah kendisine bir hafiye teşkilatı kurardı. Kim kime ne söylemiş. İhbarlar gelirdi. Korkan diktatörler, halkın hissiyatını hafiye teşkilatı ile izlemeye çalışırlardı. Günümüzde artık bu iş teknoloji ile oluyor. Telefon dinleme aldı. Telefon dinleniyor. Bir teşkilat kuruldu. Başbakan bir başka devlet yetkilisi ile cumhurbaşkanı ile bakan ile birlikte değil, tek başına şahsen uygun gördüklerini tayin ediyor. Orası da elde ettiği bilgileri Başbakan'a servis ediyor. Bir bakıyorsunuz internette gazetelerde falan falan yerde kim ne söylemiş var. Nereden biliyorsun? Mahkeme kararı mı var? Ama dinleniyor. Baskı yapmak şantaj yapmak için bunlar kullanılıyor. İnsanlara güveneceksin, insanların özgürlüğüne saygı duyacaksın. Bu kadar vehimli olma. İnsanlar içinden geldiği gibi düşünsün, konuşsun ortaya koysun.''

-''SON OSMANLI DİYE BİRİNİ ORTAYA ÇIKARMAK İSTİYORLAR''-

İsrail'in Gazze'ye saldırılarını anımsatan Baykal, Gazze'de bir facia yaşandığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''İnsanlığın yüz karası, utanç verici bir manzara. İsrail Gazze'deki halka en modern silahlarla katliam uyguladı. Dünya da bunu izledi. Hepimiz büyük üzüntü içindeyiz. Orada olanlar karşısında bütün dünya ile birlikte bütün dünya ile birlikte Türkiye olarak ayağa kalktı. Başbakan da bu konudaki hissiyatımızı dile getirdi. Eksik olmasın. Gazze'de bin 300 kişinin öldürülmesi karşısında en ağır suçlamaları yapan Başbakan'ın bir milyon Müslüman Irak'ta öldürülürken, camiler bombalanırken sesini çıkarmamış olmasına ne demeli?''

Başbakan Erdoğan için ''Osmanlı Padişahı'' diye pankart açtıklarını savunan Baykal, ''Yakışıyor mu bu Türkiye'ye? Osmanlı bizim tarihimiz. Biz tarihimizle iftihar ediyoruz. Ama Türkiye'nin önüne çağdaş dünyayı koymuşuz. Yani Osmanlı padişahı olmak bu vatanı işgalden kurtaran bağımsız devleti kuran Atatürk'ün aklına gelmemiş, İsmet İnönü'nün aklına gelmemiş, öbürlerinin aklına gelmemiş. Şimdi son Osmanlı diye birini ortaya çıkarmak istiyorlar.''

Baykal, mitingin ardından Malatya'dan ayrıldı.
 

Şırnak'ta 6 PKK mensubu yakalandı
Gençlik kolu tarih 06.03.2009, 20:02 (UTC)
 Şırnak Valiliği, aralarında terör örgütü PKK'nın kasası konumunda olan bir şahsın da bulunduğu 6 kişinin yakalandığını duyurdu.
Valilikten yapılan yazılı açıklamada, Şırnak İl Jandarma Komutanlığınca terör örgütü PKK'ya para transferi yapan ve finansal destek sağlayan kişilere yönelik ve eş zamanlı olarak Cizre, Siirt, Diyarbakır ile İstanbul'da operasyon düzenlendiği belirtildi.

Operasyonda, örgütün kasası konumunda olan bir kişinin de aralarında bulunduğu 6 kişinin gözaltına alındığı kaydedilen açıklamada, şöyle denildi:

''Gözaltına alınan şahısların yanı sıra 3 işbirlikçinin de aranmasına devam edilmektedir. Şahısların ev ve iş yerlerinde yapılan aramada para toplama ve transferlere ait bilgilerin kayıt edildiği bol miktarda defter, banka kayıtları, örgütsel doküman ile 1 adet masaüstü, 1 adet dizüstü bilgisayar ve 1 adet harici bellek ele geçirilmiştir. Yakalanan 6 şahıs adliyeye sevk edilmiştir.''


 

CHP Milletvekili Hüseyin Ünsal TBMM Başkanlığı’na Maliye Bakanı Unakıtan’ın yazılı olarak yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
Gençlik Kolu... tarih 06.03.2009, 20:00 (UTC)
 CHP Amasya Milletvekili Hüseyin Ünsal soru önergesinde, Unakıtan’ın ABD’deki tedavi masraflarının kendisi tarafından karşılanıp karşılanmadığını sordu.

Ünsal Unakıtan’ın tedavi amacıyla ABD’ye gidişiyle ilgili olarak verdiği soru önergesinde şöyle dedi: "ABD’ye tedavi amacıyla gidişinizle ilgili olarak sizin ve yanınızdaki aile bireylerinizin ulaşım, konaklama, ve sağlık giderlerini kişisel hesabınızdan mı ödediniz? Yoksa bu masrafları devlet olanaklarından mı karşılandı? Söz konusu meblağın toplam tutarı nedir?
 

CHP Buca Belediye Başkan Adayı Ercan Tatı Projelerini Anlattı
izmir haber... tarih 06.03.2009, 09:33 (UTC)
 
CHP Buca Belediye Başkan Adayı Ercan Tatı, Buca'nın belli başlı sorunlarına ilişkin çözüm önerilerini açıkladı.

CHP Buca Belediye Başkan Adayı Ercan Tatı, Buca'nın belli başlı sorunlarına ilişkin çözüm önerilerini açıkladı. Buca'nın başlıca sorununun trafik olduğunu belirten Tatı,"Buca'ya arabayla girilemez,girilince de çıkılamaz. Trafiği rahatlatmak amacıyla metro projesinin üçüncü hattan ikinci hatta alınması için çalışacağız" dedi.


CHP Buca Belediye Başkan Adayı Ercan Tatı, Buca'daki trafiği çözmek için "by pass yol" projesinin yeterli olmayacağını belirtti. By pass yolları açabilmek için diğer yolları kapatmak gerektiğini ifade eden Tatı, "En çok ihtiyacımız olan şey metrodur. Trafiği rahatlatmak amacıyla üçüncü hatta görünen metronun ikinci hatta alınması için çalışacağız" dedi. Buca'nın eğitim konusunda da geride kaldığını ve özellikle İzmir'in ÖSS ortalamasını düşüren ilçeler arasında olduğunu ifaede eden Tatı, eğitim alanındaki en önemli sorunlardan birisinin de fiziki şartlar olduğunu söyledi. Birçok okulun fiziki anlamda kötü koşullarda olduğunu belirten Tatı, "Ailelerle görüştüğümzde kimse çocuğu üniversiteyi kazanamadı diye şikayet etmiyor,herkes okulların fiziki koşullarının kötü olmasından bahsediyor. Bu konuyla ilgili olarak da bir deterjan firmasıyla anlaşıp, haftasonları okulların bakım ve temizliğinin üstlenilmesini sağlayacağım. Öğretmen ve öğrenciler pazartesi sabahları okullarına moralli başlayabilecekler. Belediye dersanesi denendi, olmadı. Ben de böylebir proje ortaya koyacağım" dedi.
 

CHPli Buca Belediye Başkan adayı Ercan Tatı, İkinci Lig Yükselme Grubunda mücadele eden İzmirin gururu Bucaspor Kulübü ne verdiği sözü tuttu.
Buca Gündem... tarih 06.03.2009, 06:15 (UTC)
 Takımlarının bu hafta oynayacağı Tarsus deplasman maçı için Bucasporlu taraftarlara iki otobüs tahsis eden Tatı, coşkulu kalabalıktan bu maç için bir de galibiyet sözü aldı. CHP’li Aday, “ Bundan böyle her deplasman maçı için sizlere iki otobüs tahsis etmenin sözünü veriyorum, karşılığındaysa sadece galibiyet sözü istiyorum “ diye konuştu.

Kendilerinin Tarsus’a gitmesini sağlayan ve onları uğurlamak için gelen Belediye Başkan Adayı Tatı için dev pankartlara “Büyük başkan Ercan Tatı” yazan taraftarlar ise Tatı’ya teşekkürlerinin ifadesi olarak dakikalarca “ Ercan Tatı başkan Bucaspor şampiyon” sloganı attılar. Alanı konfeti ve fişeklerle bayram yerine çeviren Bucasporlular, galibiyetler için ise hep bir ağızdan söz verdiler
 

<- Geri  1 ...  4  5  6  7  8  9 10  11 Devam -> 
 
CHP BUCA GENÇLİK KOLU  
   
SİTE YÖNETİCİSİ  
  GÜVEN ARİDAK

 
CHP BUCA GENÇLİK KOLU BAŞKANI  
  Belirsiz...  
TAKVİM  
 


Tarihte Bugün v.5.0
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol