|
|
 |
|
HABERLER |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
HALKIN HABERİ
DENİZLİ'DE EĞİTİME DEPREM MOLASI
Anadolu Ajansı tarih 06.03.2009, 06:11 (UTC) | | Denizli'de Kent Merkezi ile Sarayköy, Akköy, Honaz ve Babadağ İlçelerinde Okullarda Eğitime Bir Gün Ara Verildi.
Denizli'de kent merkezi ile Sarayköy, Akköy, Honaz ve Babadağ ilçelerinde okullarda eğitime bir gün ara verildi.
Denizli Valisi Yavuz Erkmen, dün gazetelerde bazı uzmanların Denizli'de büyük bir deprem meydana gelebileceği konusunda beyanatlarının bulunduğunu belirterek, küçük sarsıntıların başladığı 1 haftadan bu yana Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü ile Pamukkale Üniversitesinden uzmanlarla gözlemler yapıldığını kaydetti.
Bu çalışmalara göre, deprem eğrisinde bir hareketliliğin bulunduğunu, ancak açıklamalardaki gibi 6-6.5 şiddetinde bir depremin beklenmediğini bildiren Erkmen, en kötü ihtimalle 4.5-5 şiddetini geçmeyen bir sarsıntının yaşanabileceğini söyledi.
Vali Erkmen, okullarda daha önce deprem güçlendirme çalışmalarına başlandığını ifade ederek, Bayındırlık ve İskan Bakanlığından uzmanlarla bugün teknik kontrolün gerçekleştirilmesi amacıyla il merkezi ile Sarayköy, Akköy, Honaz ve Babadağ'da okullarda eğitime bir gün ara verildiğini kaydetti.
Erkmen, ''Bu incelemelerin çocukların gözünün önünde yapılmaması için 1 günlük tatil verdik. Bu çalışmada riskli görülmeyen okullarda yarın eğitime başlanacak. Riskli olanlar için de başka çözümler aranacak'' dedi.
Bugüne kadar 3500 binanın kontrol edildiğini dile getiren Vali Erkmen, kontrollerde riskli olarak tespit edilen Aşağıdere, Develi, Korucuk, Tosunlar, Adaköy, Cabar, Uyanık, Küçükdere ve Aşağışamlı'da 21 evin boşaltıldığını söyledi.
Erkmen, Denizli'nin birinci derece deprem bölgesi olması nedeniyle halkın bununla yaşamayı öğrenmesi, tedbirli olması, ama paniğe kapılmaması gerektiğini vurguladı.
-''BUGÜN NORMALDEN DAHA HASSAS OLALIM''-
Bu sabah Emniyet Müdürlüğü Kriz Merkezi'nde bir basın toplantısı da düzenleyen Vali Yavuz Erkmen, 28 Şubat tarihinden itibaren 3 ve üstü büyüklükte 80, 3'ün altında büyüklükte ise 100 sarsıntının meydana geldiğini söyledi.
Erkmen, daha önce aralık ayında da bu hareketliliğin yaşandığını, ancak büyük bir deprem olmadan bittiğini anımsatarak, şöyle devam etti:
''Bu sabah saatlerinden itibaren eğrilerde gözle görülür bir hareketlilik oluşması üzerine, en kötü ihtimalle, geçen yıl Honaz'da yaşanan 4.8 şiddetindeki depreme benzer bir depremin oluşabileceği ifade edildi. Bu, mutlaka bu şiddette bir depremin olacağı anlamına gelmez. Hareketlilik, beklenen depremi oluşturmayabilir de. Biz sadece, uzman arkadaşlarımızın uyarıları doğrultusunda bugün normalden daha hassas olunmasını tavsiye ediyoruz. Telaşa kapılmaya gerek yok. Bunları, illede bir deprem olacak diye kesinlikle söylemiyorum. Olumsuz bir durum da yaşayabiliriz. Hiç bir şey de olmayabilir.'' | | |
|
TÜRK BİLİMCİLER BİR İLK PEŞİNDE
Anadolu Ajansı- tarih 06.03.2009, 05:59 (UTC) | | Türk Bilim Adamları, Dünyada "İlk" Olacak Bir Ürüne İmza Atmak İçin Kolları Sıvadı. Nanolif Kullanarak, 3 Milimetre Çapında Suni Kalp Damarı Üretmek İçin Çalışma Başlatıldı.
Uludağ Üniversitesi (UÜ) ve İstanbul Teknik Üniversitesi'nde (İTÜ) görev yapan bilim adamları, dünyada "ilk" olacak bir ürüne imza atmak için kolları sıvadı. Nanolif kullanarak, 3 milimetre çapında suni kalp damarı üretmek için çalışma başlatıldı.
Çalışmayı, proje sorumlusu UÜ Mühendislik-Mimarlık Fakültesi Tekstil Bilimleri Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ulcay'ın yanısıra İTÜ Tekstil Teknolojileri ve Tasarımı Fakültesi'nden Prof. Dr. Ali Demir ile İTÜ'de Polimer Bilim ve Teknoloji Programında yüksek lisans öğrenimi yapan UÜ Tekstil Mühendisliği Bölümünden mezun Nur Baycular yürütüyor.
Proje sorumlusu Ulcay, ilk kez 1952 yılında ABD'de, bir doktorun eşinin dikiş makinesiyle kumaşı katlayarak başlattığı suni damar uygulamasının, bugün hem birçok hayatı kurtardığını hem de büyük bir sektör haline gelen teknik tekstilin bir kolu olduğunu söyledi.
Günümüzde tıbbi nedenlerden dolayı sadece 6 milimetre üzeri suni damarların cerrahi müdahalelerde kullanılabildiğine işaret eden Ulcay, "Suni damar üretiminin ilerisine de geçerek, bugüne kadar dünyada yapılamayanı gerçekleştirmek istiyoruz. By-pass ameliyatlarında kalbi besleyen damarların yerine geçebilecek 3 milimetre çapında suni damar üretmek amacıyla 'Nanoliflerden Suni Damar Geliştirilmesi Projesi'ni başlattık" dedi.
Fiziksel olarak 2-3 milimetre çapında damar yapmanın mümkün olduğuna, ancak kolajen dokunun içte ve dışta büyümesi sonucu tıkanmalar yaşandığına dikkati çeken Ulcay, şöyle dedi:
"3 milimetrelik bir damarın iç kısmında, kolajen doku, 6 ay-1 yıl içinde 2 milimetreye kadar büyüyebiliyor. Bu da hastanın 1 yıl içinde eski haline gelmesine yol açıyor. Bu nedenle by-pass ameliyatlarında suni damar kullanılamıyor. Kişi, bacak veya koldan alınan damarlarla tedavi ediliyor."
Çalışmada hangi aşamalardan geçildiği ve hangi noktaya gelindiği konusunda bilgi veren Prof. Dr. Yusuf Ulcay, projenin 3'te 2'lik kısmında başarıya ulaştıklarını bildirdi. "Birkaç ilaçla geçici süreli başarıyı elde ettik, ancak bunu sürekli hale getirmeye çalışıyoruz." diyen Ulcay, kullanacakları "elektrospinning" yöntemiyle birden fazla kimyasalı sürekli, kalıcı ve etkileyici şekilde suni damarın iç duvarlarına monte etmeyi planladıklarını anlattı.
Aort gibi damarlar yerine kullanılan suni damarların ömrünün 20 yılın biraz üzerinde olduğunu dile getiren Ulcay, çalışmanın başarıya ulaşması halinde, diğer alanlarda kullanılan suni damarların ömrünün de artacağını vurguladı.
Aort damarı yerine kullanılan suni damarın, 60'lı yaşlarda takılması halinde bir daha yenilenmesinin mümkün olmadığını ifade eden Ulcay, "İstediğimizi gerçekleştirirsek, bu hastaların belki daha uzun seneler yaşamaları mümkün olabilecektir" diye konuştu.
İlaç statüsünde bulunduğu için belli periyotta hayvan deneylerinin tamamlanması gerektiğini belirten Ulcay, "Etik Kurulundan aldığımız izinle çalışmalarımız devam ediyor. En az 5-6 yıllık süreyi tamamlamamız lazım, belki biz bunun yarısındayız. Ancak bu tamamlandıktan sonra insanlar üzerinde gerçek biyolojik ortamda çalışılması lazım. Bizim şu an iddiamız, bunu hayvanlar üzerinde başarılı şekilde tamamlamak" dedi. | | |
|
TUTUKLANMA İLE MAHKEMEYE SEVK EDİLDİLER
GÜVEN tarih 06.03.2009, 05:51 (UTC) | | Ergenekon Soruşturması Kapsamında Ek İfadeleri Alınan Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay ile Neriman Aydın, Tutuklanmaları Talebiyle Nöbetçi Mahkemeye Sevk Edildi.
Ergenekon soruşturması kapsamında ek ifadeleri alınan Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay ile Neriman Aydın, tutuklanmaları talebiyle nöbetçi mahkemeye sevk edildi.
Ergenekon soruşturması kapsamında daha önce gözaltına alınan ve tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay ve Neriman Aydın, sabah saatlerinde savcının talimatı üzerine ek ifadesi alınmak üzere polis nezaretinde Beşiktaş'ta bulunan İstanbul Adliyesi'ne getirildi.
Soruşturma savcılarına yaklaşık 10 saat ifade veren Mustafa Balbay ile Neriman Aydın, tutuklanmaları talebiyle 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevk edildi. Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili Çetin Soysal da saat 22.00 sıralarında Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'ne geldi. Aynı zamanda İnsan Hakları Komisyonu Üyesi olduğunu belirten Soysal, Balbay'ın gözaltı süreciyle ilgili bilgi almak için geldiğini söyledi. Ergenekon davasını "Abdülhamit" zihniyeti olarak niteleyen Soysal, dava sürecinin sanıktan delile doğru işlediğini ileri sürdü. Soysal, davanın bir an önce sonlandırılması gerektiğini savundu. Çetin Soysal, adliye çıkışında basın mensuplarına Balbay'ın tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildiğini ifade ederek, "Gelişmeleri hep beraber göreceğiz" dedi.
Tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edilen sorguda Neriman Aydın'a dökümü yeni tamamlanan bilgisayarındaki kayıtları ve bilgisayarında tuttuğu günlüğü ile ilgili sorular sorulduğu öğrenildi. Ergenekon'dan tahliye olan Emekli Orgeneral Şener Eruygur'a görevde olduğu dönemde birçok defa mektup yazdığı belirtilen Aydın'a, bu mektupları neden yazdığı soruldu. Aydın'ın kendisinin duyarlı bir vatandaş olarak sistemle ve güncel konularla ilgili görüşlerini mektupla aktardığı şeklinde cevap verdiği ifade edildi. Bunun üzerine Şener Eruygur'un kendisini çağırtarak "Bunları bana neden yazıyorsun? Bunlar bizim konumuz değil. İlgili birimlere bildir" dediğini anlatan Aydın'ın, cezaevinde tutuklu bulunan muvazzaf subaylarla telefon görüşmeleri yaptığı ve bu görüşmelerle ilgili de sorular sorulduğu belirtildi.
Öte yandan, Neriman Aydın'ın avukatı Yusuf Erikel, soruşturma kapsamında tutuklu olan teğmenlerin avukatı olduğunu da hatırlatarak, Genelkurmay Başkanlığı'nın terör örgütü üyesi olmak suçundan tutuklanan bu subaylar hakkında hiçbir soruşturma açmadığını söyledi.
KAYNAK
http://www.haberler.com/tutuklanma-talebiyle-mahkemeye-sevk-edildiler-haberi/
| | |
|
Her gün mali durum raporu
http://www.internethaber.com/secim2009/manset-news182130.html tarih 05.03.2009, 10:08 (UTC) | | CHP Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı Murat Karayalçın, ''hiçbir zaman portakal suyundan sorumlu genel müdürü ve asfalt koordinatörü'' olmayacağını belirterek, ''Benim, eşimin ve belediyenin tüm yöneticilerinin mali durumlarına ilişkin bilgi her gün belediyenin internet sitesinde yayımlanacak'' dedi.
Karayalçın, Kırıkkaleli Dernekler Federasyonu'nun, Çankaya Belediyesi Vedat Dalokay Toplantı Salonu'nda düzenlediği programda yaptığı konuşmada, Ankara'nın doğu girişine özel önem atfettiklerini söyledi.
Altındağ, Mamak ve Elmadağ ilçelerini kapsayan bölgeyi iktisadi alanda ''stratejik aks'' ilan ettiklerini anlatan Karayalçın, bu aksın kalkınmasının kent için çok önemli olduğunu ifade etti.
Bu proje gerçekleştiğinde getirilerinden Kırıkkale'nin de faydalanacağını vurgulayan Karayalçın, kentin bugüne kadar batıya doğru gelişmeye zorlandığını, Temelli'ye doğru adeta bir ''sanayi havzası'' oluşturulduğunu anlattı.
Karayalçın, Ankara'nın tek taraflı gelişmesinin kentsel dengeler açısından zararlı olduğunu savundu.
Siteler bölgesinin, Dikimevi'nden başlayacak metro hattı ile kent merkezine bağlanacağını belirten Karayalçın, diğer sosyal projeleri hakkında bilgi verdi.
Sosyal projelerle kentte yoksulluğun istismar edilmesinin önüne geçileceğini ifade eden Karayalçın, 25 bin Ankaralıya istihdam olanağı yaratacak projeleri hayata geçireceklerini söyledi.
Karayalçın, katıldığı her programda kendisini tanıtma ihtiyacı hissettiğini belirterek, şöyle devam etti:
''Bundan önce kazandığım belediye başkanlığı seçiminde düzeyli bir rakiple yarışıyordum. Onun için kendimi tanıtma ihtiyacı hiç hissetmedim. Şimdi aklı sıra beni bilgisizlikle suçlayan bazı siyasiler ortaya çıktığı için kendimi tanıtma ihtiyacı hissediyorum artık. 15 yılda yaptığı yatırımlar, bizim Kızılay ortak metro istasyonunu kadar para etmeyen birisine, rahmetli İsmet Paşa'nın deyimiyle, 'hadi canım sende' demem gerekiyor galiba.
Yaşamım boyunca bulunduğum tüm görevlerde milyarlarca dolarlık yatırımların altına imzamı attım, ama bugün sadece emekli maaşımla geçiniyorum ve bir tane de evim var. Benim hiçbir zaman portakal suyundan sorumlu genel müdürüm ve asfalt koordinatörüm olmayacak. Benim, eşimin ve belediyenin tüm yöneticilerinin mali durumlarına ilişkin bilgi her gün belediyenin internet sitesinde yayımlanacak.''
''SÖYLENTİLERDEN BIKTIK''
Kırıkkaleliler Derneği Federasyonu Başkanı Cemal Sertkaya, Karayalçın'ın 30 Mart sabahı Ankara'da ''güzel hizmetlere imza atmaya başlayacağını'' söyledi.
''Herkes gibi biz de bir takım söylentilerden bıktık'' diyen Sertkaya, Ankara'da bir önce ''temiz yönetim'' istediklerini ifade etti.
Programa, CHP Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, CHP'li milletvekilleri ile bazı ilçelerin CHP'li belediye başkan adayları da katıldI...
| | |
|
|
|
|
|
|
|
|
 |
|
CHP BUCA GENÇLİK KOLU |
|
|
|
|
|
 |
|
SİTE YÖNETİCİSİ |
|
|
|
|
|
 |
|
CHP BUCA GENÇLİK KOLU BAŞKANI |
|
|
|
|
|
 |
|
TAKVİM |
|
|
| |